Jarmusch, izleyiciye çok sevdirdiği vampirlerden yeniden insanlara dönüyor, hem de ilk bakışta en sıradan olanlarına. Adı Paterson, New Jersey’de ne tesadüftür ki Paterson’da yaşıyor. Kullandığı otobüsün numarası 23; evet, kendisi de otobüs şoförü. Dinlemesini çok iyi bilir, fazla konuşmayı sevmez ama yazmak onun tutkusudur. Bir otobüs şoförü olmanın en iyi taraflarından birisi belki de budur; Paterson kendisiyle sık sık baş başa kalıp hep yanında tuttuğu not defterine şiirler yazar. Jarmusch, “şiirsel” sinemasını Paterson’da şiirin kendisiyle harmanlıyor ve izleyen herkesin tanışmaya bayılacağı bir karakter çıkarıyor karşımıza.